''Besmele'' Bismillahirrahmanirrahim sözünün kısaltılmış şeklidir. Hayırlı bir işe başlarken, Allah-u Teala'nın İsmi-i Şerifini anmak ve bu mübarek İsmi-i şerif ile başlamak manasına gelir.
Meali ise; Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla, esirgeyen ve bağışlayan Allah’ın adıyla demektir.
Çünkü O Rabb'dır, lütüf ve kerem sahibidir. Rahmeti engin, ihsan ve ikramları boldur.
Allah-u Teal-a Habib-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem-ini bütün işlerinde, önce Zat-ı Akdes'ini güzel isimlerini zikretmeyi öğreterek yetiştirdi. Bunu bütün mahlukatı için, uyacakları bir hüküm, takip edecekleri bir yol kıldı.
Müslüman besmele çekmekle, “Kendi adıma veya başka bir varlık adına değil, sadece Allah Teâlâ adına, O’nun rızasını kazanmak umuduyla ve O’nun izni çerçevesinde bu işi yapmaya başlıyorum.” demiş olur. Diğer yandan besmele için Yüce Allah’ın doksan dokuz ismi içinden özellikle “Rahmân” ve “Rahîm” isimlerinin seçilmiş olması son derece anlamlıdır. Besmele çeken bir mümin, Allah Teâlâ’nın engin rahmet ve merhametini ifade eden bu isimleri söylemekle, bütün söz ve davranışlarında rahmet ve merhameti prensip edineceğini ilân etmiş olur.
"Hocam ben adli tıp uzmanıyım. Size başımdan geçen bir olayı anlatmak istiyorum.
İşim gereği her gün ölüme bakıyorum. İnancımdan inşallah Rabbim hoşnuttur.
Başım açık geziyorum ama 14 yaşımdan beri namazımı, orucumu bırakmıyorum.
Geçen sene bir rüya gördüm, bir ses "kızım, beni erkeğe gösterme, yarın beni getirecekler kızım, vebalim sende" dedi. Beyaz, başörtülü, nur yüzlü bir teyze.
Uyandım, hayırdır inşaallah dedim. Sabah işe geldim.
Aa bir baktım rüyamda gördüğüm teyze. Huzurevinde ölmüş.
Oğlu inceleme talep etmiş. Ölüm saatine baktım, rüyayı gördüğüm saatti. İçim kötü oldu. Erkek arkadaşlara bu işlemi ben yapayım dedim ve teyzenin otopsisini yaptım. Her yerinden nur akıyor gibi geldi bana. Hani ölü yıkarken ölü yardım eder derler ya aynen öyle, teyze de sanki bana yardım etti. Masaya dökülen birkaç saç telini dahi topladım, teyzenin saçlarının içine koydum. Başörtüsünü ve kıyafetlerini kanun gereği torbaya koyarız. Başında bırakamadım. İşlem bitti ve ceset torbasına koyup teslim ettik.
Oğlu ve gelini vardı, "başınız sağ olsun, mekânı cennet olsun" dedim. Oğlu bana, "Bırakın bu safsatayı, Cennet, Cehennem bu dünyada, anneme bunu anlatamadık, bari siz anlayın" tarzında bir şeyler söyledi. "Anneniz neden huzurevindeydi" dedim. "Orada yaşıtlarıyla mutlu olsun diye" dedi. Geldiği huzurevi de Ankara'nın en lüks huzur evi, çok pahalı bir yer. Ünlüler, zenginler falan var. Oğlunun Ostim'de fabrikası varmış. O kadar zenginlikte anacığını oraya terk etmiş. Akşam eve gidince teyzenin ruhuna Yasin okudum. O gece teyzeyi rüyamda annemle birlikte Kâbe'de gördüm. Annem iki sene evvel rahmetli olmuştu. Abdestini aldı, namaza duracakken fenalaştı ve kaybettik. Sizinle paylaşmak istedim hocam."
Sözler Köşkü olarak bu hafta Diyarbakırdaydık. Ve Ulu Cami önünde Ceyhun Hamid Yılmaz, Zinaya Giderken Camiye Giren Gençler ! - Zina için yola çıkıp mescitte namazla biten bir olayının ikinci hikayesini anlatıyor. Muhteşem hikayeler ve harika hayatı değişen insanların hikayeleri. Ceyhun Hamid Yılmazdan ilginç bir sohbet. Bu hikayenin ikinci bölümüyle karşınızda. İyi seyirler. Alıntıdır...
MEZARLIKTAN GELEN KABİR VİDEOSU (Ölmeden Önce izle)
(+15) Kabre Girince Başına Tek Tek Gelecekler! Gözlerini Kapat ve Dinle! Kabirdesin, yapayalnızsın. Kabir Hayatı nasıl olacak ? Orada ne yapacaksın ? Sahip olduğumuz herşey birgün bizi terkedecek.
Peki buna hazır mıyız ? Göz yaşlarına hakim olamayacaksın . Kabir Hayatı Nasıl Olacak ? Fatih Yağcı Kabir Sohbeti!